Zoraki Kulturleme ne demek? 1

Zoraki Kulturleme ne demek?

“Zoraki kültürleme” ifadesi, Türkçede genellikle bireyin ya da bir topluluğun, gerçekten içselleştirmedikleri veya tam anlamıyla benimsemedikleri bir kültürel özellik, bilgi, tutum veya davranışı dışarıya karşı gösterme eğilimini ifade eder. Bu ifade, bireyin veya topluluğun gerçekte sahip olmadıkları bir kültürel özelliği ya da bilgiyi sahipmiş gibi gösterme veya taklit etme eylemiyle ilişkilendirilir.

Örneğin, bir birey, popüler kültürün bir parçası olması nedeniyle belli bir kitabı okumuş gibi yapabilir veya bir müziği dinlemiş gibi gösterebilir, fakat aslında o kitabı okumamış veya o müziği dinlememiş olabilir. Veya bir topluluk, modern ve küreselleşmiş bir imaj sergilemek adına bazı kültürel özellikleri benimseyebilir, ancak bu özellikler topluluğun gerçek kültürel değerleriyle uyuşmayabilir.

Zoraki kültürleme genellikle toplumsal baskı, popüler kültürün etkisi veya kişisel çıkarlar gibi sebeplerle ortaya çıkar. Bu tür bir davranış, bireyin veya topluluğun gerçek kimlikleri ile sundukları kimlik arasında bir çelişki yaratır.

Kültürleme nedir örnekler?

Kültürleme, bireyin doğuştan getirmediği ancak yaşamı boyunca toplumundan öğrendiği davranışları, inançları, değerleri, normları ve diğer sosyal ve kültürel özellikleri kazanma sürecidir. Diğer bir deyişle, bireyin toplumunun kültürünü öğrenme ve içselleştirme sürecidir.

Kültürleme süreci genellikle çocuklukta başlar ve yaşamın ilerleyen dönemlerinde de devam eder. Bu süreç, aile, eğitim kurumları, medya, arkadaş çevresi, dini kurumlar ve diğer sosyal kurumlar tarafından etkilenir.

Kültürleme Örnekleri:

  1. Dil: Bir çocuğun doğduğu andan itibaren ailesi tarafından konuşulan dili öğrenmesi. Türkiye’de doğan bir çocuğun Türkçe konuşmayı öğrenmesi, Fransa’da doğan bir çocuğun Fransızca konuşmayı öğrenmesi gibi.
  2. Din ve İnançlar: Ailelerin, toplumlarının dini inançları ve ritüellerini çocuklarına öğretmeleri. Örneğin, Müslüman bir ailede doğan bir çocuğun namaz kılmayı, oruç tutmayı öğrenmesi.
  3. Yemek Kültürü: Bir ülkede veya bölgede yaygın olan yemekleri tercih etme ve benimseme. Örneğin, Japonya’da doğan bir çocuğun sushi yemeye alışması veya Türkiye’de doğan bir çocuğun kebap ve baklavayı sevmesi.
  4. Toplumsal Normlar: Toplumun kabul gördüğü davranış biçimlerini benimseme. Örneğin, birçok toplumda kuyrukta beklemenin, yaşlılara yer vermenin veya selamlaşmanın önemli olduğu öğretilir.
  5. Değerler: Aile ve toplum tarafından benimsenen değerleri öğrenme. Örneğin, dürüstlüğün, çalışkanlığın veya hoşgörünün önemli olduğunu öğrenme.
  6. Bayramlar ve Özel Günler: Özel günleri ve bayramları kutlama geleneği. Örneğin, Türkiye’de çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlaması veya ABD’de 4 Temmuz’un Bağımsızlık Günü olarak kutlanması.

Bu örnekler, kültürlemenin bireyler üzerinde nasıl bir etkisi olduğunu gösterir. Bu süreç sayesinde bireyler, toplumlarına uyum sağlarlar ve toplumları tarafından kabul görürler.

Kültürleme çeşitleri nelerdir?

Kültürleme, bireylerin toplumlarından kültürel değerleri, normları, davranışları ve beklentileri öğrendikleri bir süreçtir. Bu süreç boyunca farklı yöntemler ve evreler bulunmaktadır. Kültürlemenin temel çeşitleri şunlardır:

  1. Birincil Kültürleme (Birincil Sosyalizasyon): Bu, bireyin hayatının ilk yıllarında, genellikle ailesi tarafından gerçekleştirilen kültürleme sürecidir. Dil, temel değerler, sosyal beceriler ve temel davranış normları bu süreçte öğretilir. Örneğin, bir çocuğun “teşekkür ederim” demeyi, paylaşmayı ya da tuvalet eğitimini alması bu süreçte gerçekleşir.
  2. İkincil Kültürleme (İkincil Sosyalizasyon): Bu, bireyin okula başlaması, iş hayatına atılması ve diğer sosyal kurumlarla etkileşimde bulunmasıyla gerçekleşir. İkincil kültürleme, bireyin toplumdaki rolünü ve konumunu anlamasına yardımcı olur. Okulda, iş yerinde veya spor takımında öğrenilen kurallar ve davranışlar bu süreçte kazanılır.
  3. Ters Kültürleme (De-sosyalizasyon): Bu, bireyin önceki kültürleme süreçlerinde öğrendiği bilgilerin, değerlerin veya davranışların bir kısmını ya da tamamını unutması ya da geri bırakması sürecidir. Özellikle bireyin yeni bir sosyal ortama (örn. hapishane, askeri eğitim, bazı dini topluluklar) girmesiyle yaşanabilir.
  4. Yeniden Kültürleme (Re-sosyalizasyon): Ters kültürlemenin ardından, bireyin yeni bir kültürel ortama uyum sağlaması için öğrendiği yeni değerler, normlar ve davranışlardır. Hapishaneden çıkan bir bireyin topluma yeniden uyum sağlama süreci veya bir ülkeden diğerine göç eden bir bireyin yeni ülkenin kültürünü benimseme süreci bu kategoriye girer.
  5. Kenar Kültürleme (Kenar Sosyalizasyon): Bu, bireyin belirli bir sosyal grubun ya da altkültürün değerlerini, inançlarını ve davranışlarını öğrendiği süreçtir. Örneğin, bir genç, belirli bir müzik türüne ilgi duyduğunda o müzik türüyle ilişkilendirilen altkültürün normlarını ve değerlerini benimseyebilir.

Kültürleme süreci, bireyin yaşamının farklı evrelerinde farklı şekillerde gerçekleşir ve bireyin toplum içindeki kimliğini ve rollerini şekillendirir.