William Shakespeare’ın ünlü eseri “Romeo ve Juliet”teki karakterlerin yaşları, eserde belirli bir yaşa dair kesin bir bilgi verilmese de genellikle genç yaşlarda oldukları düşünülür. Romeo ve Juliet’in genç aşıklar olarak tasvir edildiği ve hikayenin gençliklerinin getirdiği duygusal yoğunluğa dayandığı bilinir.
Eserde, Romeo ve Juliet’in yaşlarına dair kesin bir bilgi verilmediği için bu konuda tam bir görüş birliği yoktur. Ancak genel olarak karakterlerin 13 ile 17 yaşları arasında olduğu düşünülür. Bu genç yaşlar, hikayenin trajedisini ve duygusal yoğunluğunu vurgulamak amacıyla kullanılmış olabilir.
Romeo ve Juliet sözleri
William Shakespeare’ın “Romeo ve Juliet” adlı eserinden bazı ünlü ve etkileyici sözleri aşağıda bulabilirsiniz:
- “Ne adı ne soyu ne de cinsiyeti önemli; gül adı başka, kokusu başka değil mi?”
- “Daha ne kadar yüce kılıçlarla birbirimize zarar vereceğiz, gözlerimizle daha fazla gözyaşı dökeceğiz?”
- “Adı neyse o, yine de o aşık ruhların kendi kendilerini sarhoş etmesidir.”
- “Aşk sık sık göz kırpar.”
- “Öldüğümde meleklere dönüşürüm, meleklerin yanına yerleşirim ve gökyüzünden yere baktığımda yeryüzü bir cennet gibi gözükecektir.”
- “O anda, bir kelimenin yeterli olduğu bir durumda, hiçbir kelime yetmez.”
- “Aşk ışıktan daha hafif, ağaçtan daha ağır.”
- “Aşk, kişiye öyle bir göz verir ki, sevdiği şeydeki en küçük ayrıntıyı bile fark eder.”
- “Aşk bazen sevgiliye meydan okumaktır.”
- “Beni söyleyen adımdır; bir çiçek de olsa, bütün çiçekler arasında en güzeli benimdir.”
Bu sözler, “Romeo ve Juliet” eserinden alınan bazı etkileyici alıntılardır. Eserin dilinin ve duygusal derinliğinin bir yansımasıdır.
Romeo ve Juliet hikayesi
“Romeo ve Juliet,” İngiliz oyun yazarı William Shakespeare’ın en ünlü trajedi oyunlarından biridir. İlk kez 1597-1599 yılları arasında yazıldığı düşünülen bu eser, iki genç aşığı ve ailelerinin düşmanlığını konu alır. Hikaye, İtalya’nın Verona şehrinde geçer.
Hikaye, Capulet ve Montague aileleri arasındaki uzun süredir devam eden düşmanlığı merkeze alır. Romeo, Montague ailesine, ve Juliet, Capulet ailesine mensuptur. Bir rastlantı sonucu bir baloda karşılaşırlar ve anında birbirlerine aşık olurlar. Ancak aileleri arasındaki düşmanlık nedeniyle birlikte olmaları mümkün değildir.
Romeo ve Juliet, aşklarını gizli bir şekilde sürdürmeye çalışırlar. Friar Laurence adlı bir keşişin yardımıyla gizlice evlenirler. Ancak düşman aileler arasındaki gerilim artar ve trajik olaylar zinciri başlar. Romeo, Juliet’in öldüğünü yanlışlıkla öğrenir ve onun mezarına gelir. Juliet aslında ölmemiştir, sadece derin bir uykudadır. Ancak Romeo, Juliet’in yanında kendini zehirler. Juliet uyanır ve Romeo’nun cansız bedeniyle karşılaşır. O da Romeo’nun hançerini alır ve intihar eder. Olayların ardından aileler, gençlerin ölümleri nedeniyle barışırlar.
“Romeo ve Juliet,” aşkın gücü, gençlik, düşmanlığın sonuçları ve ailelerin etkisi gibi temaları işler. Hikaye, tüm dünyada bir klasik olarak kabul edilmiş ve birçok tiyatro sahnesinde, sinema filminde ve diğer sanat eserlerinde yeniden yorumlanmıştır.