Lüd Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-eledd çoğul biçimi – Tartışmayı sevenler, kavgacılar, kavga etmeyi sevenler Cümle içinde kullanımı: ” Bu mahallenin tüm gençleri bıçkın ve lüd bir tavır benimsemişler, yeni gelen insanlara karşı bu tavrı sürdürürler. “
Lüç Nedir? Kelime Kökeni: Farsça – Çıplak, üryan, cıbıl, cıbıldak, nü Cümle içinde kullanımı: “Baldırı açık lüç halde sokaklara çıkacak kadar kafayı tırlatmış diyorlar. “
Lücme Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Nehir ağzı, ırmak ağzı Cümle içinde kullanımı: “Gürül gürül akan suyun ötesinde lücme dibinde duran insan silüeti garip bir şekilde görünüyordu.”
Lüceyn Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Kolay işlenebilir değerli maden, gümüş Cümle içinde kullanımı: “Lüceyn kolyeler ve halhallar bir dönemin çok değerli takılarıydı.”
Lücce Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-lücec çoğul biçimi – Derin su, engin, derya, açık deniz – Kalabalık, güruh, derinti, kısım – Gümüş ayna Cümle içinde kullanımı:” Mavinin en koyu tonu lücce de toplanmıştır şimdi, bir de gün batımı süslemiştir semayı.”
Lüc Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Kalabalık, topluluk, cemiyet, camia, cemiyet, toplum Cümle içinde kullanımı: “İslamiyet bayrağını taşıyan lüc ve dindaşlarımız gönül kardeşimizdir.”
Lübbî Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Öz ile, lübbe ait, içle ilgili, derunı Cümle içinde kullanımı: ” Tükenmişlik beden değil lübbî temellere dayanır.”
Lübbahiyye Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Şişmanca, kilolu, tombul, etli, etine dolgun Cümle içinde kullanımı: “Kümesten en güzelini en lübbâhiyye tavuğu seç gel akşama pişirelim.”
Lüb Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-lübbü,lübbi, elbâb çoğul biçimi – İç, öz, ruh, derun, yürek – Aklıselim, sağduyu, akıl – Her şeyin en güzeli, her şeyin en iyisi Cümle içinde kullanımı: “Hayatın tatlı yanına, insanın lüb olanına denk gelesin güzel kızım.”
Lu’ûk Nedir? Kelime Kökeni: Arapça Yalanacak, yenilecek macun Cümle içinde kullanımı: “Bitki özlerinden yapılma lu’ûk her derde deva diyorlar ama bende işe yaramadı.”