Husumetkar Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Düşmanlık eden kimse – Kin güden kişi Cümle içinde kullanımı: “Tüm kardeşler tarla davasına birbirine husumetkar oldu.”
Adesiyye Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Vücutta nohut büyüklüğünde çıkan çıban – Deride oluşan siğil, çıban Cümle içinde oluşumu: “Yüzünde çıkan adesiyye yüzünden dışarı çıkmak istemiyor. “
Ademi imtizac Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Uyuşmama durumu Cümle içinde kullanımı: “Aynı kandan da olsak kafalarımız adem-i imtizacı denk getiremedi. “
Adediyyat Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Yumurta benzeri sayılan şeyler – Sayıyla alakalı Cümle içinde kullanımı: ” Sıraya koymak, adediyyat etmek istesem de bunca derdi kederi yüklenemiyorum.”
Eryahiyyet Nedir? Kelime Kökeni: Ad – Cömert olma durumu – Yardımseverlik – Eli açık olma durumu Cümle içinde kullanımı: “Derviş ve evliyalar eryahiyyet sahibi kimselerdir. ”
Ahreb Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Yıkık dökük yer, harap olmuş, viran – Rubai vezinlerinden biri Cümle içinde kullanımı: Eski, ahreb olmuş evler restore edilerek geçmişin izleri korunmaya devam ediyor.”
Mabeyn-i hümayun Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Sarayın selamlık bölümü – Padişahın kaldığı dairesi Cümle içinde kullanımı: “Mabeyn-i hümayun, Osmanlı sarayında devlet işlerinin görüşüldüğü daireydi. “
Lağviyyat Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Boş sözler – Boş işler Cümle içinde kullanımı: “Lafügüzaf, lağviyyat sözlerle şikayet etme, faydası yoktur. “
Ab-ı Harabat Nedir? Kelime Kökeni: Farsça – Harabat suyu, meyhane tarzı eğlence yerlerinin içeceği – Şarap Cümle içinde kullanımı: “Billur gözleri, ab-ı harabat sözleriyle vurur kalbimi. Böyle bir aşk görülmüş müdür cihanda?”
Alemşümul Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Dünyayı kaplayan, bütün dünya tarafından alakadar olan, dünya tarafından tanınan – Evrensel, üniversal, evrenle ilgili Cümle içinde kullanımı: “Dillerden ziyade müzik ve kitaplar alemşümul eserlerdir, notalar ve kelimeler insanların aklını hep meşgul eder.”