Lâc Nedir? Kelime Kökeni: Farsça ve Arapça – Çıplak, soyunuk, üryan, nü, cıbıl – Dar, sıkışmış, rahat olmayan, heyecan – Reçineli sıvı, laka, lak – Yüz bin (Hind.)
Labüd Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-sıfat ve zarf – Gerekli, gerekli olan, gerek, lazım, zaruri, mutlaka, zorunlu – Gerekli olarak, zaruri olarak Cümle içinde kullanımı: ” İhtiyaçlarınızı lâ-büd olanıyla sınırlarsanız yapılacak yardımlar en iyi şekilde değerlendirilmiş olur.”
Lablab Nedir? Kelime Kökeni: Farsça – Sümbül, sümbül fasulyesi – Çadır çiçeği, küçük boru çiçeği Cümle içinde kullanımı: ” Baharın gelişini sesinden değil lâblâb kokusundan bilirsin aşkım. “
Labiyyat Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Eğlenceler, oyunlar, hakkabazlıklar, oyun işleri Cümle içinde kullanımı: “Ramazan bayramının hemen ardından la’biyyatlar, karagöz ve hacivatlar çocukluğumun en güzel hatıralarıydı. “
Labis Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Giymiş, giyen, giyinmiş, giyinen Cümle içinde kullanımı: “İpekten yapılmış burka lâbis etmiş salınır dururdu hülyalarımda. “
Labe Nedir? Kelime Kökeni: Farsça – El etek öpme, yaltaklanma, dalkavukluk etme, yalvarma, tabasbus La’be: küçük ve basit oyun, bir kere oynamak Cümle içinde kullanımı: “Üst mertebedeki adamların yanında gezerken lâbe etmeyi bayağı iyi öğrenmiş.”
Laane Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Lanet etme, lanet okuma, ilenmek, beddua etmek – Laan-Allah: Allah lanet etsin, Allah kahretsin Cümle içinde kullanımı: ” Bana laane eden Yaratan’dan bulsun başka bir şey demem. “
Laalle Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Endişe ve ümit barındıran sözcüktür. – Ola ki, umulur ki, ihtimal ki, olabilir, belki, ümit edilir ki – Mümkün olan şeyler için kullanılır. Cümle içinde kullanımı: “Laalle işimiz rast gitmez ise üzülmek, kahredip üzülmek yok. “
Laakal Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – En azından, hiç olmazsa, ondan aşağı olmaz, en az, en azından, bari Cümle içinde kullanımı: “Biraz vicdan dileniyorum senden, lâakal beni bir dinle kulak ver sesime. “
Lâ-ahlakî Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Ahlak dışı, ahlaksız, ahlak kurallarına uymayan, terbiyesiz Cümle içinde kullanımı: “La-ahlâkî kişiliği ailemize ters düşen birini damat olarak kabul edemeyiz. “