Lakım Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Perdahlanmış, yontulmuş, düzeltilmiş, yonulmuş Cümle içinde kullanımı: “Ceviz ağacının tomrukları lakîm edilerek masa yapımı için marangoza teslim ediliyor. “
Lakı Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Kişiliksiz, kimliksiz, itibarsız, zelil, değersiz (kimse) Cümle içinde kullanımı: “İnsan gururu ve itibarı için yaşar, lakî bir insan asla benimsenip sevilmez. “
Lakelam Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Hiç bir söze gerek yok, her şey yolunda, hiç bir diyecek yok Cümle içinde kullanımı: “Yorulma efendi, boşa lâ-kelâm ancak nefes yorar. “
Lakaydî Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – İlgisizlik, umursamazlık, kayıtsızlık, aldırmazlık, alakasızlık, aldırış etmemezlik Cümle içinde kullanımı: “Lâ-kaydî bir kadınla ömür geçirmek veli olan bir adama bile zor gelir. “
Lakaydane Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-lâ+kayd, Farsça-âne – Kayıtsızca, umursamazca, ilgisizce, alakasızca, mühimsemeyerek, vurdum duymazca Cümle içinde kullanımı: “Lâ-kaydâne tavırlarıyla beni kendinden soğutmaya, uzaklaştırmaya çabalıyor. “
Lakayd Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Vurdum duymaz, kayıtsız, umursamaz, aldırmaz, alakasız, aldırış etmeyen, kıymet vermeyen, ilgisiz, aldırışsız Cümle içinde kullanımı: “Babamın bana karşı olan lâ-kayd tutumu kalbimi bin parçaya ayırıyor. “
Lakab Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Bir kimseye veya ailesine öz adından başka sonradan verilen ad, takma ad – Meşhur birine sonradan aldığı ad, mahlas Cümle içindeki kullanımı: “Bizim sülalemizin kasabadaki lakabı Elmacı’dır.”
Lais Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Arslan, aslan Cümle içinde kullanımı: “Lâ’is kükremesiyle tüm ormanı dize getirirken, insanın yiğidi de namerdi dize getirir. “
Laime Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Serzeniş, çekiştirme, levmetme, yakınma, kınama, dedikodu yapmak Cümle içinde kullanımı: “Be hanım koca mahalleyi lâ’ime edip günahını sırtlandın, bir sus Allah aşkına.”
Laim Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Arsızlık eden, levmeden, yüze karşı konuşan, çekiştiren, başkasını kötüleyen, zemmeden, bir kimseyi yeren Cümle içinde kullanımı: ” Kimseyi lâ’im edip haksız yere günaha girmeyelim dostlar, herkes suçunun vebalini öder nasılsa. “