Lec Nedir? Kelime Kökeni: Farsça – Tepme, tekme Kelime Kökeni: Arapça – Dar, sıkı olan şey, ensiz – Geniş karşıtı, bol karşıtı Cümle içinde kullanımı: ” Eşeğin lecini yemeden, attan düşmeden anlamazsın hele biraz vakit geçsin. “
Lebus Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Elbise, giysi – Giyilmeye ve örtünmeye yarayan kumaş Cümle içinde kullanımı: “Arabistan’dan gelen lebûs ve ipek topları çarşı da baya iyi satıldı. “
Leblabiyye Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Sarmaşıkgiller, örnek bitkisi sarmaşık olan iki çeneklilerden bitki familyası Cümle içinde kullanımı: “Botanikle ilgilendiğim sıralarda en çok leblâbiyye türleri ilgimi çekmişti. “
Lebik Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-sıfat – Akıllı, zeki, akil, anlayışlı – Güzel sözlü, yumuşak konuşan, tatlı dilli, tatlı sözlü, gönül alıcı konuşan Cümle içinde kullanımı: “İhsan efendi de beni en çok hoşnut bırakan şey lebîk konuşmaları ve ses tonu olmuştur. “
Lebban Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Süt satan kimse, sütçü – Sütü bol veren hayvan Cümle içinde kullanımı: ” Sabah mahalleye gelen lebbân’dan yoğurt çalmak için bir bakır süt aldım.”
Leban Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Göğüs, sine, iman tahtası, toraks Cümle içinde kullanımı: “Huzuruma engel olan ley lebânımda gizlidir, kabuk bağlamadığı gibi kanamayı sürdürür. “
Leb-i Şefkat Nedir? Kelime Kökeni: Farsça-tamlama – Şefkat dudağı – Uç, kenar Cümle içinde kullanımı: “Yüreğinin leb-i şefkatında bana yer ayır, kıyma sevgime biraz hoşgörü lütfet!”
Leb-i Hadra Nedir? Kelime Kökeni: Farsça-tamlama – Ufuk, çevren, göz erimi Cümle içinde kullanımı: “Leb-i hadrâ ağarırken kanlı gözlerimin feri sönüyordu annem!”
Leb-i Derya Nedir? Kelime Kökeni: Farsça-tamlama – Sahil, deniz kenarı, kıyı – Denizin dudağı Cümle içinde kullanımı: “Eski köşkümüzün ön cephesi leb-i deryâ manzaraya sahipti. “
Leamet Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Adilik, alçaklık, bayağılık, sıradanlık, denaet, zillet, kötü mizac Cümle içinde kullanımı: ” Gözü kör olasıca herifin le’âmet huyu yüzünden herkes bize düşman oldu. “