Alüfte nedir?
Kelime kökeni: Farsça eskimiş ve sıfattır.
İffetsiz, oynak, cilveli, namus perdesi yırtık.
Cümle içinde kullanımı:’ Riyakar bir kadındı dostum alüfte bir yüreği vardı, dağıttığı mavi boncuklardan birine denk geldim maalesef ki’
Amade nedir?
Kelime kökeni: Farsça eskimiş ve sıfattır.
Hazır, hazırda bekleyen, hazır vaziyette bekleme, emir bekleyen.
Cümle içinde kullanımı:’Doğum günü partisinde emrimize amade garsonlar vardı.’
Alayiş nedir?
Kelime kökeni: Farsça isimdir.
Gösteriş, göz kamaştırıcı, bulaşıcı, debdebe, tantana, lüks yaşam, yozlaşma, şatafat.
Cümle içinde kullanımı:’Yeni maaşıyla aldığı kıyafetlerle alayiş yapıyor, kendini şımartıyordu.’
Yad nedir?
Kelime kökeni: Farsça isimdir.
Anma, hatır, zihin, yabancı, zikretme, hediye, hatıra, gönül, uyanıklık, anı.
Gitmiş sevgiliye verilen ad.
Cümle içinde kullanımı:’Eski günleri yad ederek hayatını yaşayamazsın, eskiyi unutup yeniye bakmalısın.’
Lerzedar nedir?
Kelime kökeni: Farsça.
Titrek, titreyen.
Cümle içinde kullanımı:’Hamileyken çok fazla korktuğu için çocuk doğunca çok lerzedar oldu, her şeye korkuyor.’
Hande nedir?
Kelime kökeni: Farsça eskimiş ve isimdir.
Gülme, gülüş, açılış.
Cümle içinde kullanımı:’Aldıkları işi havuz başında hande kokteyliyle kutlayacaklar.’
Huruşan nedir?
Kelime kökeni: Farsça eskimiş ve sıfattır.
Coşkun, coşkulu, çağlayan.
Cümle içinde kullanımı:’Bu şelalenin suları çelik gibi soğuk ve huruşandı.’
Düçar nedir?
Kelime kökeni: Farsça eskimiş ve sıfattır.
Uğramış, yakalanmak, tutulmuş, rast gelme, karşılaşma, yüz yüze gelme.
Cümle içinde kullanımı:’Bu filmin baştan düçar olacağı belliydi sadece biraz zaman aldı.’
Dide nedir?
Kelime kökeni: Farsça eskimiş ve isimdir.
Göz, göz bebeği, göz ucu, gözcü, görülen, görülmüş, gören.
Cümle içinde kullanımı:’Her kulede mutlaka bir dide bulundurulmalıdır.’
Damen nedir?
Kelime kökeni: Farsça.
Etek, kenar, taraf, değirmen.
Elbise veya dağ eteği.
Cümle içinde kullanımı:’Buğdayı eski usul öğütmek için damen kullanırlarmış.’