Lünc Nedir? Kelime Kökeni: Farsça – Dudak, ağız – Ağız içi, ağız boşluğu – Çolak, eli çarpık, eli kolu sakat kimse Cümle içinde kullanımı: “Lünc içinde biten menfur yaralar beni mahvediyor dostum.”
Lüknet Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Pelteklik, dildeki tutukluk, kekeleme, konuşma bozukluğu Cümle içinde kullanımı: ” Rahmetli dedemin dili lüknet idi aynı dertten bende müzdaribim.”
Lükataçin Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-lükata+Farsçs-çîn – Çöp toplayıcısı, çöpçü – Artık ve değersiz şeyleri toplayan kimse Cümle içinde kullanımı: “Etrafta dolaşıp mahalle mahalle gezen lükata-çîn bir gün servet bulacağına inanır.”
Lükata Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Yere sürünen, yerden alınmış, basit ve değersiz eşya – Yolda bulanan ve gerçek sahibi bulunmayan mübah sayılmayan mal, buluntu – Sokakta bulunan ve sahipsiz eşya Cümle içinde kullanımı: “Bu mal varlığı lükata değil alın teriyle, it gibi çalışmayla elde edilen bir servet.”
Lühuk Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Kavuşma, ulaşma, erişme, sonradan yetişmek, yaklaşmak, birbirine katılmak Cümle içinde kullanımı: ” Birbirine doğru meyleden iki sevgili öyle uhrevi bir ışıkla lühûk eylediler ki ayrılığın esamesi okunmadı.”
Lühî Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Damağın arkasında dile benzeyen aşağı doğru sarkan uzantı, küçük dil Cümle içinde kullanımı: “Ödlek herif korkudan lühî yuttu galiba konuşamıyor.”
Lühc Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Köşe, bucak, kenar – Göz çukuru Cümle içinde kullanımı: ” Çökmüş lühc, ağlayan göz pınarlarıyla eski resimlerin hasretinde yaşıyorum.”
Lüç Nedir? Kelime Kökeni: Farsça – Çıplak, üryan, cıbıl, cıbıldak, nü Cümle içinde kullanımı: “Baldırı açık lüç halde sokaklara çıkacak kadar kafayı tırlatmış diyorlar. “
Lücüm Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-licam çoğul biçimi – Gemler, dizginler, at dizginleri Cümle içinde kullanımı: “Soluk soluğa kalan hayvanların lücümlarını çıkartıp ağıra götürmeye niyetlendi.”
Lücce Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-lücec çoğul biçimi – Derin su, engin, derya, açık deniz – Kalabalık, güruh, derinti, kısım – Gümüş ayna Cümle içinde kullanımı:” Mavinin en koyu tonu lücce de toplanmıştır şimdi, bir de gün batımı süslemiştir semayı.”