Etiket arşivi: Eski kelimeler?

Lecacet Nedir? 1

Lecacet Nedir?

Kelime Kökeni: Arapça

– Lecâc, taannüd, ayak direme, çekişme

Cümle içinde kullanımı: “ İstediğin kadar lecâcet et fark etmez bu yolun sonunda benim dediğime geleceksin. “

Lec Nedir? 2

Lec Nedir?

Kelime Kökeni: Farsça

– Tepme, tekme

Kelime Kökeni: Arapça

– Dar, sıkı olan şey, ensiz

– Geniş karşıtı, bol karşıtı

Cümle içinde kullanımı: ” Eşeğin lecini yemeden, attan düşmeden anlamazsın hele biraz vakit geçsin. “

Lebteşne Nedir? 3

Lebteşne Nedir?

Kelime Kökeni: Farsça

– Susamış, susuz kalmış, susuz

Cümle içinde kullanımı: ” Zavallı sokaklar da aç biilaç leb-teşne dolanıyordu dayanamadım eve getirdim. “

Leblabiyye Nedir? 4

Leblabiyye Nedir?

Kelime Kökeni: Arapça

– Sarmaşıkgiller, örnek bitkisi sarmaşık olan iki çeneklilerden bitki familyası

Cümle içinde kullanımı: “Botanikle ilgilendiğim sıralarda en çok leblâbiyye türleri ilgimi çekmişti. “

Leblab Nedir? 5

Leblab Nedir?

Kelime Kökeni: Arapça

– Tırmanıcı bir bitki, sarmaşık

Cümle içinde kullanımı: “Bahçe duvarını kaplayan yaşlı leblâb neredeyse yaş olarak benden büyüktür. “

Lebed Nedir? 6

Lebed Nedir?

Kelime Kökeni: Arapça

– Yün, yapağı, yapak

– İlkbaharda koyundan kırkılan tüy

– Yünden yapılmış keçe

Cümle içinde kullanımı: “Çobanların üzerine giydikleri lebed giysiler kışın soğuğunu geçirmez. “

Leban Nedir? 7

Leban Nedir?

Kelime Kökeni: Arapça 

– Göğüs, sine, iman tahtası, toraks

Cümle içinde kullanımı: “Huzuruma engel olan ley lebânımda gizlidir, kabuk bağlamadığı gibi kanamayı sürdürür. “

Lebaçe Nedir? 8

Lebaçe Nedir?

Kelime Kökeni: Farsça

– Önü açık giysi

– Önü açık elbise, hırka

Cümle içinde kullanımı: “Zannetmiyorum ki babalığım lebâçe giymeme izin versin.”

Leb-i Derya Nedir? 9

Leb-i Derya Nedir?

Kelime Kökeni: Farsça-tamlama

– Sahil, deniz kenarı, kıyı

– Denizin dudağı

Cümle içinde kullanımı: “Eski köşkümüzün ön cephesi leb-i deryâ manzaraya sahipti. “

Leb-i Aftab Nedir? 10

Leb-i Aftab Nedir?

Kelime Kökeni: Farsça-tamlama

– Gölge, silüet

– Güneşin dudağı

Cümle içinde kullanımı: “Gece karanlığında arkamdaki ışığa vuran leb-i âftâb ödümü kopardı. “