Lecacet Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Lecâc, taannüd, ayak direme, çekişme Cümle içinde kullanımı: “ İstediğin kadar lecâcet et fark etmez bu yolun sonunda benim dediğime geleceksin. “
Lec Nedir? Kelime Kökeni: Farsça – Tepme, tekme Kelime Kökeni: Arapça – Dar, sıkı olan şey, ensiz – Geniş karşıtı, bol karşıtı Cümle içinde kullanımı: ” Eşeğin lecini yemeden, attan düşmeden anlamazsın hele biraz vakit geçsin. “
Lebteşne Nedir? Kelime Kökeni: Farsça – Susamış, susuz kalmış, susuz Cümle içinde kullanımı: ” Zavallı sokaklar da aç biilaç leb-teşne dolanıyordu dayanamadım eve getirdim. “
Leblabiyye Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Sarmaşıkgiller, örnek bitkisi sarmaşık olan iki çeneklilerden bitki familyası Cümle içinde kullanımı: “Botanikle ilgilendiğim sıralarda en çok leblâbiyye türleri ilgimi çekmişti. “
Leblab Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Tırmanıcı bir bitki, sarmaşık Cümle içinde kullanımı: “Bahçe duvarını kaplayan yaşlı leblâb neredeyse yaş olarak benden büyüktür. “
Lebed Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Yün, yapağı, yapak – İlkbaharda koyundan kırkılan tüy – Yünden yapılmış keçe Cümle içinde kullanımı: “Çobanların üzerine giydikleri lebed giysiler kışın soğuğunu geçirmez. “
Leban Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Göğüs, sine, iman tahtası, toraks Cümle içinde kullanımı: “Huzuruma engel olan ley lebânımda gizlidir, kabuk bağlamadığı gibi kanamayı sürdürür. “
Lebaçe Nedir? Kelime Kökeni: Farsça – Önü açık giysi – Önü açık elbise, hırka Cümle içinde kullanımı: “Zannetmiyorum ki babalığım lebâçe giymeme izin versin.”
Leb-i Derya Nedir? Kelime Kökeni: Farsça-tamlama – Sahil, deniz kenarı, kıyı – Denizin dudağı Cümle içinde kullanımı: “Eski köşkümüzün ön cephesi leb-i deryâ manzaraya sahipti. “
Leb-i Aftab Nedir? Kelime Kökeni: Farsça-tamlama – Gölge, silüet – Güneşin dudağı Cümle içinde kullanımı: “Gece karanlığında arkamdaki ışığa vuran leb-i âftâb ödümü kopardı. “