Abdar Nedir? Kelime Kökeni: Farsça – Sulu, taze – Gösterişli, parlak, zarif, güzel – Sağlam vücutlu – Keskin, bilenmiş, iyi kesen Cümle içinde kullanımı: ” Portakalın en alası âb-dâr olanıdır beyefendi, dalından kopanı daha makbuldür. “
Lihyedar Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Sakallı, sakalı uzamış olan Cümle içinde kullanımı: “Lihye-dâr hoca efendi akşam yemeğinde evimize teşrif edecek. “
Lekedar Nedir? Kelime Kökeni: Farsça – Lekeli, lekelenmiş, kirli, ayıplanmış, lekesi olan Cümle içinde kullanımı: ” Şahsı leke-dâr olan insanı hiç bir topluluk kabul etmek istemez. “
Lehdâr Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Lehinde, lehinden yana, menfaattar, menfaatinde Cümle içinde kullanımı: “Mahkemede benim lehdârım olarak ifade vermeni istiyorum. “
Çak-dar Nedir? Kelime Kökeni: Farsça-sıfat – Yırtılmış,yırtık duruma gelmiş, çatlamış, yarılmış Cümle içinde kullanımı: “Çeyizinde sakladığı tüm giysiler, çullar çaputlar çâk-dâr olup paralanmış.”