Cebel Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Tepe, dağ, zirve, doruk, tarıma elverişsiz toprak Cümle içinde kullanımı: “Ufkun arkasında kalan cebele ulaştık mı bütün gayretimizin ödülünü alacağız. “
Ceda Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Hediye, armağan, inayet, lütuf – Yağmur, yağan rahmet, bolluk – Kazanç, yarar, avantaj, kâr Cümle içinde kullanımı: “Gökten düşen cedâ, kuraklığı yeşeren tarlalara bırakacak. “
Cebriyye Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – İnsan kaderi ve iradesini inkâr, reddeden mezhep türü – Kaderiyye mezhebinin karşıtı Cümle içinde kullanımı: “Cebriyye’ye mensup bir kimse alın yazısına, kadere inanmaz.”
Caylamak Nedir? Kelime Kökeni: Farsça – Nara atmak, ses yükselterek konuşmak, bağırmak Cümle içinde kullanımı: Yeter artık, bıktım senin olup olmadık yerde caylamandan!”
Cay-gah Nedir? Kelime Kökeni: Farsça – Oturulan yer, mahal, yer – Orun, mevki, rütbe, makam, mesnet Cümle içinde kullanımı: “Devlet kapısında üstün cay-gâh elde ettikten sonra kimse tarafından yıkılmazsın evelallah!”
Carih Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Yaralayan kişi, yara açan, yaralayan – Çürüten Cümle içinde kullanımı: “O yâr ki yüreğimi pare pare eden, gönlümün cârihi…”
Commuovere Nedir? Kelime Kökeni: İtalyanca – Kitap okurken heyecanlanmak – Okunan hikayenin verdiği inanılmaz, kalp ısıtan his Cümle içinde kullanımı: “Emily Bronte sayesinde can bulan Uğultulu Tepeler kitabı, her okuyuşumda aşkın tanımı, acısı, kederi ve commuovere deyiminin anlamını karşılamamı sağlıyor. “
Cartayı Çekmek Nedir? Deyim – Argo manada ölmek – Can vermek, hayatı sona ermek, ölmek Cümle içinde kullanımı: “Eh sonu ne olacak belli bir köşede cartayı çekecek nihayetinde. “
Cay-gir Nedir? Kelime Kökeni: Farsça – Yer tutan kimse, yerleşmiş, yer edinen Cümle içinde kullanımı: “Yörükler Toros dağlarını cay-gîr edinir, yazı yaylalarda geçirirlerdi. “
Cahudı Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Gereğinden fazla inkarcı – Yahudi Cümle içinde kullanımı: ” Tanrı beni sizn gibi cahudı kişilere mecbur etmesin tek temennim bu!”