Kelime Kökeni: Arapça
– Tatsız, tadı olmayan, lezzeti olmayan
– Hoş olmayan, zevk vermeyen, beğenilmeyen
Cümle içinde kullanımı: “Kusura bakmayan ama tadı tuzu olmayan lezzetsiz yemekleri yemem.”
Kelime Kökeni: Arapça-liyâkât
– Yakışan, yaraşan, yakışır, münasip, uygun düşen, uygun, muvafık
– Hareketleri, davranışları, nitelikleriyle bir şeyi elde etmeye hak kazanmış kişi
– Kendisine denk olanı yakışanı bulma
Cümle içinde kullanımı: “Acele etme kızım elbet sende kendine lâyık olan bir adamı bulacak onu çok seveceksin. “