Mensup Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça
Bir yerle ya da birisiyle irtibatı olan kimse
Cümle İçinde Kullanımı:’ Onun o cemaatle mensup olduğunu geçen günlerde bende duymuştum’.
MENSUP NEDİR?
Etiket arşivi: Arapça Kökenli Kelimeler?
MUTAASSIP NEDİR?
Mutaassıp Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, Sıfattır
Bir düşünceye aşırı şekilde bağlanıp başka bir düşünceyi kabul etmeyen, Eş anlamlısı bağnaz
Cümle İçinde Kullanımı:’ Artık mutaassıp olmuştu başkalarının ne söylediğine önem vermiyordu’.
TAALLUK NEDİR?
Taalluk Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, Eskimiştir
Alakası olma, İlişkisi olma, İlgisi olmak, Eş anlamlısı ilinti
Cümle İçinde Kullanımı:’ O çocuğun bana taalluğu olduğunu bende hissetmiştim zaten’.
TEVAZU NEDİR?
Tevazu Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, Eskimiştir
Alçak gönüllülük
Sadelik, Yalınlık, Eş anlamlısı gösterişsiz
Cümle İçinde Kullanımı:’ Tevazu kıyafetler giymeyi tercih ediyor dikkat çekmeyi sevmiyordu’.
MÜMTAZ NEDİR?
Mümtaz Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, Eskimiştir
Güzide, Elit, Üstün olduğu için seçilmiş, Ayrıcalık tanınmış, Eş anlamlısı seçkin
Cümle İçinde Kullanımı:’ Onun mümtaz olduğunu herkes çok iyi biliyordu ki ayrıcalık tanınıyordu’.
TENVİR NEDİR?
Tenvir Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, Eskimiştir
Bilgilendirmek, Işıklandırma, Eş anlamlısı aydınlatma
Cümle İçinde Kullanımı:’ Bilmediği konuları ona anlattığımda tenvir etmiş oldum’.
TENEZZÜL NEDİR?
Tenezzül Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, Eskimiştir
Alçalma, Alçak gönüllük gösterme
Cümle İçinde Kullanımı:’ Tenezzül edip de söylediklerimin hiç birini yapmıyordu’.
İFRAT NEDİR?
İfrat Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, Eskimiştir
İleri gitme, Aşırı davranmak, Haddinden fazlasını davranmak, Eş anlamlısı taşkınlık
Cümle İçinde Kullanımı:’ Şu ifrat hareketlerinden vazgeçse herkes için daha iyi olacaktı’.
VAZIH NEDİR?
Vazıh Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, Eskimiştir
Umutlu, Belirgin, Engelsiz, Açık, Net, Belli, Eş anlamlısı aydın
Cümle İçinde Kullanımı:’ Bana karşı öyle vazıh konuşuyordu ki her şey açık ve netti’.
TEZYİF NEDİR?
Tezyif Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, Eskimiştir
Dalga geçmek, Ezik göstermeye çalışmak, Alay etmek, Küçümsemek, Önemsiz göstermeye çalışmak, Eş anlamlısı eğlenme
Cümle İçinde Kullanımı:’ Onu herkese karşı tezyif göstermeye çalışıyordu birinin bu çocuğa haddini bildirmesi gerekiyordu’.