İstihfaf Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, İsim, Eskimiştir
Bir kimseye küçültücü biçimde muamele yapmak , Alay etme, Değer vermemek.
Eş anlamlısı Hafifseme, Küçümseme
Cümle İçinde Kullanımı:’ Üvey anne, küçük çocuğu sürekli istihfaf ediyordu.’
Tekaüdiye Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, İsim, Eskimiştir
Bir süre çalışıp günün dolunca alınan para, Emekli aylığı
Cümle İçinde Kullanımı:’ Yaşlı adam ilk kez tekaüdiye alacağı için heyecanlıydı.’
Muannit Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, Sıfat, Eskimiştir
Birisine karşı direnmek, Bir konuda diretmek, İnatçı
Eş anlamlısı Anut, Direngen
Cümle İçinde Kullanımı:’ Muannit olduğunu daha ilk görüşmemizde anlamıştım.’
Lakap Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça.
Bir özelliğinden dolayı bir kimseye yada aile bireylerine isminden ayrı olarak takılan ad.
Eş Anlamlısı: Takma ad.
Cümle İçinde Kullanımı:’Arkadaşım çok ders çalıştığı için ona inek lakabını taktılar’.
İdame Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, İsim, Eskimiştir
Bir durumun sürekli devam etmesi.
Eş anlamlısı Sürdürme
Cümle İçinde Kullanımı:’ Konunun kapanmasını istiyordum fakat hâlâ idame ettiriyordu.’
İradesiz Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, Sıfattır
Gayretsiz, İrade dışı, İstenç dışı, Gayriiradi.
Eş anlamlısı İstençsiz
Cümle İçinde Kullanımı:’ İradesiz tavırlarınla hiçbir zaman başarılı olamayacaksın.’
Müzahir Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, Sıfat, Eskimiştir
Korumak, Savunmak, Arka çıkmak, Arkalayan
Eş anlamlısı Destekleyici, Yardımcı
Cümle İçinde Kullanımı:’ Babama karşı beni yalnız bırakmayıp müzahir olmuştu.’
Müstamel Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, Sıfat, Eskimiştir
Modası geçmiş, Kullanılmış, Yeni olmayan.
Eş anlamlısı Eski
Cümle İçinde Kullanımı:’ Müstamel eşyalarını hâlâ atmaya kıyamıyordu.’
Riyakâr Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, Sıfattır
Bir dediği diğerini tutmayan, İki taraflı, Birisinin yanındaymış gibi olan, Tek bir kişiyi desteklercesine davranan kimseye denir.
Eş anlamlısı İkiyüzlü
Cümle İçinde Kullanımı:’ Sonunda riyakâr olduğunu cümle alem öğrenmişti.’
Nafi Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça, Sıfat, Eskimiştir
Yararlı hale getirmek, Elverişli, Kârlı, Faydalı, Uygun
Eş anlamlısı Yararlı
Cümle İçinde Kullanımı:’ Onun için dershaneye gitmesi nafi olacağını düşünüyorum.’