Lebbeyk Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-ünlem – Buyurunuz, efendim, buyurun efendim, emredin – Telbiye, hacda okunan dua, icabet etmek Cümle içinde kullanımı: “Lebbeyk istekleriniz benim için görev niteliğindedir, istirham ediyorum lütfen söyleyin. “
Lebban Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Süt satan kimse, sütçü – Sütü bol veren hayvan Cümle içinde kullanımı: ” Sabah mahalleye gelen lebbân’dan yoğurt çalmak için bir bakır süt aldım.”
Lebbad Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Keçe başlık yapan üreten ve satan kimse Cümle içinde kullanımı:” Hakir tüm ailesinin geçimini lebbâdlık yaparak sağlarken yoksul bir hayat geçirirdi.”
Leban Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Göğüs, sine, iman tahtası, toraks Cümle içinde kullanımı: “Huzuruma engel olan ley lebânımda gizlidir, kabuk bağlamadığı gibi kanamayı sürdürür. “
Lebâ Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – İneklerde ağız, doğumdan sonra gelen ilk süt Cümle içinde kullanımı: “Sarı kız yeni doğan yavrusuna lebâ verirken halsiz bir şekilde yatmaya devam etti. “
Leal Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-lü’lü – İnci, inciler – İstiridye cinsi kavkılı deniz canlılarının içinden çıkan kıymetli taş Cümle içinde kullanımı: “Babaannemden yadigar kalan bu le’âl benim en değerlim, maddiyattan öte bendeki manevi değeri çoktur. “
Lazıme Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-levâzım çoğul biçimi – Lazım olan şey, gerekli olan nesne, yapılması gerekli olan şey, vazife, görev – Geçişsiz – Gerekçe, öngerek, esbabımucibe Cümle içinde kullanımı: “Mektep hocasının verdiği kağıtları yazma lâzımesiyle sofradan kalktım. “
Lazım Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Gerek, gerekli, gereklilik, lüzum, lüzumlu – Geçişsiz fiil – Terki caiz olmayan, neseser Cümle içinde kullanımı:” Sevmek lâzımdır bu dünyayı doğayı ve havayı, insanı ve kuşu. ”
Lazık Nedir? Kelime Kökeni: Arapça – Yapışkan, yapışıcı, yapışmış olan, bulaşıcı, yapıştırıcı Cümle içinde kullanımı:” Çam ağaçlarının lâzık balları yenmez.”
Layuhtî Nedir? Kelime Kökeni: Arapça-sıfat – Yanlış ve hata yapmaksızın, hatasız, yanlışsız, hata işlemez, yanılmaz, yanlışı bulunmayan Cümle içinde kullanımı: “Lâ-yuhtî insan var mıdır dar-ı dünyada, insan hatalarından ders alan yanlışıyla doğrusuyla yaşamaya çalışan bir mahlukattır oysa. “