İslam inancına göre, maddi sıkıntılar yaşandığında veya kaybedilen bir şeyin geri gelmesi için Allah’a dua etmek yaygın bir uygulamadır. Ancak unutulmamalıdır ki dua, sadece belirli bir metni tekrarlamak değil, samimi bir şekilde niyet ederek ve kalpten yapılan bir iletişimdir. İşte giden paranın geri gelmesi için okunabilecek bir dua örneği:
“Allâhümme, yâ zel-mülki ve’l-irâdeti, yâ müntakal-cebârâti ve’l-kibâri, yâ ekberel-ihsâni ve’l-in’âmi, lâ ilâhe illâ ente, sübhâneke, innî küntü mine’z-zâlimîn. Yâ mücîbâ’d-da’veti, yâ müs’ıfü’l-havâtıf, yâ muferricâ’l-küreb, yâ mûcibâ’t-tevessüli, yâ mukallibe’l-kulûb, akfine a’nî mâ ebterâ.”
Bu dua, “Ey mülk ve irade sahibi Allahım, büyük işleri yerine getiren ve büyüklüğü olan Allahım, en büyük iyilik ve lütfu olan Allahım, sensin. Seni noksan sıfatlardan tenzih ederim, gerçekten ben zâlimlerden oldum. Ey duaları kabul eden, sıkıntıları gideren, darlığı açan, ihtiyaçları karşılayan, kalpleri döndüren Allahım, sıkıntımı gider.” şeklinde anlamına gelmektedir.
Dua ederken içtenlikle niyet edip samimi bir şekilde Allah’a yönelmek önemlidir. Duanın bir dilek listesi veya talep listesi olmadığını, Allah’ın hikmeti ve iradesine teslimiyeti ifade ettiğini unutmamak gerekir. Dua sonucunda Allah’ın en iyi bilen olduğuna ve insanın hayır ve şerri en iyi bilmediğine inanmak da önemlidir.