Çatal Yürekli Nedir? – Korkusuz. – Gözü pek. – Hiçbir şeyden korkusu olmayan, dövüşmekten korkmayan, yılmayan. – Aslan yürekli. Cümle içinde kullanımı: ” Büyük bir çatal yürekliydin önüne gelen tüm engelleri korkusuzca aştın.”
Çatal Kazık Nedir? – Tutumları birbiriyle alakasız olduğu, benzemediği için işin yürümesine, ilerlemesine engel olan söz sahibi kimseler. Cümle içinde kullanımı: ” Arada yoluma çok taş koyuyorsun, şu çatal kazıklığın beni bitiriyor.”
Çatal Avuç Nedir? – İki el yan yana olacak biçimde bir araya getirilerek birleştirilmiş avuçlar. Cümle içinde kullanımı: ” Getir bakayım elini şimdi seninle çatal avuç yapacağız.”
Çarşamba Pazarı Nedir? – Her şeyin dökük saçık ortada bulunduğu yer. Cümle içinde kullanımı: ” Evinin hali çarşamba pazarından hallice bu ne dağınıklıktır böyle.”
Çarşamba Karısı Nedir? – Saçı başı dağılmış, karmakarışık, kılıksız kadın. – Üstü başı özensiz kadın. – Alkarısı. Cümle içinde kullanımı: ” Bu halin ne böyle çarşamba karısından pek farkın kalmamış.”
Çarpık Çurpuk Nedir? – Çok çarpık. – Eciş bücüş. – Eğri büğrü. – Yamuk yumuk. Cümle içinde kullanımı: ” Çarpık çurpuk hayatlara sahip bu bedenler hayatın yoruculuğuyla birlikte yok olmayı hak ediyor.”
Çarkına Okumak Nedir? – Büyük bir kötülükte bulunmak, bir kimsenin işini bozarak büyük zararlar vermek, uğratmak. – Çarkına etmek. Cümle içinde kullanımı: ” Bak çocuk senin çarkını okurum düzgün konuş benimle.”
Çark Etmek Nedir? – Savunmuş olduğu düşünceden vazgeçmek. – Geri dönmek. – Bir doğrultudan ilerleyen bir kimseye, sağa veya sola doğru yön değiştirmesi. Cümle içinde kullanımı: ” Bir anda aklına çark edince ne kadar yanlış düşündüğünü anlamıştı.”
Çarıklı Erkânıharp Nedir? – Belirli bir eğitim düzeyi olmayan, ama çok kurnaz, gözü açık olan, başkalarını kandıracak, aldatacak planlar kurabilen, yapabilen. – Çarıklı diplomat. Cümle içinde kullanımı: ” Herkes seni cahil, akılsız bilirken ben senin ne olduğunu biliyordum sen çarıklı erkânıharp’ in en iyisiydin.”
Çarçur Olmak Nedir? – Herhangi bir işe yaramayacak yerlerde kendini harcamak, ziyan olmak. Cümle içinde kullanımı: ” Uzun zamanın ardından kendimi tam anlamıyla verebileceğim bir işe girmiştim sonunda çarçur olmayacaktım.”