Yazar arşivleri: Firdevs Çeviker

ABONMAN NEDİR? 1

ABONMAN NEDİR?

Abonman nedir?

Kelime kökeni:  Fransızca isimdir.

Satıcı veya kuruluşun alıcıyla yaptığı anlaşma, sürdürüm.

Otobüslerde para yerine geçen kart yada bilet.

Abone olunduğuna dair yazılı kağıt, belge.

Kesene payı.

Cümle içinde kullanımı:’Yeni yapılan otobüslere binmek için abonman alman gerekiyor.’

FacebookMastodonEmailShare
ABİS NEDİR? 3

ABİS NEDİR?

Abis nedir?

Kelime kökeni: Fransızca isimdir.

Okyanusların güneş ışığının ulaşamadığı derin kesimleri.

Asık suratlı, ekşi yüzlü kimse.

Denizde sekiz bin metreyi geçen derinlik.

Cümle içinde kullanımı:’Oturmuş koltuğa istediği olmadığı için abis bir şekilde bakınıyordu.’

FacebookMastodonEmailShare
ABANDONE NEDİR? 4

ABANDONE NEDİR?

Abandone nedir?

Kelime kökeni: Fransızca isimdir.

Boks sporunda dövüşemeyecek duruma gelen boksörün karşılaşmayı yarıda bırakması.

Herhangi bir olay karşısında çaresiz duruma düşme.

Cümle içinde kullanımı:’Rakibini Abandone hale getirdi ve kazandı.’

FacebookMastodonEmailShare
ABAKÜS NEDİR? 5

ABAKÜS NEDİR?

Abaküs nedir?

Kelime kökeni: Fransızca isimdir.

Sayı boncuğu, çörkü.

Sütun başlığının üstüne yatay olarak konan ve kenarlarından biraz dışarı taşan taş blok.

Cümle içinde kullanımı:’Çocuğun sayı sayma kabiliyeti gelişsin diye abaküs aldılar.’

FacebookMastodonEmailShare
ZÜLFARİS NEDİR? 7

ZÜLFARİS NEDİR?

Zülfaris nedir?

Kelime kökeni: Farsça isimdir.

Baklagillerden, bir süs bitkisi ve bunun güzel kokulu, mor, beyaz renkli, saç lülesi görünüşünde olan kıvrıntılı çiçeği.

Cümle içinde kullanımı:’Bahçede son zamanlarda yaptığım değişikliklerden biride zülfaris ekmekti.’

FacebookMastodonEmailShare
ZORAKİ NEDİR? 9

ZORAKİ NEDİR?

Zoraki nedir?

Kelime kökeni: Farsça sıfattır.

İstemeden yapılan, zor yolla, kaktıra kaktıra, gönülsüzce, içten gelmeyerek.

Cümle içinde kullanımı:’Kiloları fazla olduğundan dolayı doktorun ısrarlarıyla zoraki olarak diyete başladı.’

FacebookMastodonEmailShare
ZİYANKAR NEDİR? 10

ZİYANKAR NEDİR?

Ziyankar nedir?

Kelime kökeni: Farsça eskimiş ve sıfattır.

Devamlı olarak zarar veren veya zarar vermeyi huy edinmiş olan kimse.

Zarar ve ziyana meraklı olan.

Cümle içinde kullanımı:’İstememesine rağmen ilişkisine karşı çok ziyankar olabiliyordu.’

FacebookMastodonEmailShare