Lakap Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça.
Bir özelliğinden dolayı bir kimseye yada aile bireylerine isminden ayrı olarak takılan ad.
Eş Anlamlısı: Takma ad.
Cümle İçinde Kullanımı:’Arkadaşım çok ders çalıştığı için ona inek lakabını taktılar’.
Kasıt Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça.
Bir şeyi bilerek,isteyerek güdülen amaç.
Eş Anlamlısı: Maksat, istek.
Cümle İçinde Kullanımı:’Beni kasıtlı olarak sinir etti farkındayım’.
Karar Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça.
Bir sorun veya bir iş karşısında düşünülerek sonuca bağlanması.
Eş Anlamlısı: Düzenlilik, hüküm, yöntemlilik.
Cümle İçinde Kullanımı:’Mahkeme de karar verilince bizim haklı olduğumuz belli oldu artık’.
Karabet Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça.
Bir kimsenin biriyle ortak niteliklerinin bulunup yakın olma durumu.
Eş Anlamlısı: Hısımlık.
Cümle İçinde Kullanımı:’Bizim ezgiyle aramızda olan ilişki karabet’.
İstiğna Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça.
Herhangi söylenen veya önerilen bir işe karşı isteksiz olmak.
Eş Anlamlısı: Gönül tokluğu.
Cümle İçinde Kullanımı:’Bana şirkette verdiği işi istiğna ederek yaptım’.
İstila Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça.
Bir kimsenin silah zoruyla bir ülkenin topraklarını ele geçirmesi.
Eş Anlamlısı:Bürüme, yayılma.
Cümle İçinde Kullanımı:’Topraklarını genişletmek isteyen Sultan Süleyman birçok yeri istila edeceğini söylemişti’.
İrade Nedir?
Kelime Kökeni:Arapça.
Bir şeyi kendi irademizle yapıp yapmamaya karar vermek.
Eş Anlamlısı:İstenç, buyruk, dilek.
Cümle İçinde Kullanımı:’Kendi iradenle üniversitede hangi bölüme gitmek istediğine karar vermelisin’.
İnkisar Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça.
Bir kimsenin gönlünün kırılması, kırılması, gücenmesi.
Eş Anlamlısı: İlenç, ilenme.
Cümle İçinde Kullanımı:’Ben onu çok seviyorken o beni aldatıp, beni inkisar duruma düşürdü’.
İnfial Nedir?
Kelime Kökeni: Arapça.
Herhangi bir kimseye kızgınlık duyup öfkelenme ve bundan ruhsal olarak etkilenme.
Eş Anlamlısı: Edilgi.
Cümle İçinde Kullanımı:’Beni insanlar içinde rezil ettiği için ona çok infial bir tavır aldım.’
İmdat Nedir?
Kelime kökeni: Arapça.
Bir kimsenin tehlike içinde bulunduğu zaman yapılan yardım.
Eş Anlamlısı: Aybı.
Cümle İçinde Kullanımı:’Çıkan yangında mahsur kalan küçük kız imdat diye bağırıyordu’.