Yazar arşivleri: Dudu Çal

Bağkurdan emekli olmak için kaç gün prim ödemeliyim? 1

Bağkurdan emekli olmak için kaç gün prim ödemeliyim?

Bağkur’dan emekli olabilmek için gereken prim günü, sigortalının yaşına, çalışma süresine ve emeklilik tarihine bağlı olarak değişir. Ancak genel olarak, Bağkur kapsamında emekli olabilmek için şu şartlar gereklidir:

  1. Kadınlar için:
    • 58 yaşını doldurmuş olmak.
    • En az 7.200 gün prim ödemiş olmak.
  2. Erkekler için:
    • 60 yaşını doldurmuş olmak.
    • En az 9.000 gün prim ödemiş olmak.

Bu süreler, emeklilik için belirlenen yasal prim ödeme gün sayılarıdır. Ancak, Bağkur prim ödemelerine devam ederseniz, emekli olma yaşınız daha erken bir tarihe çekilebilir. Ayrıca, emekli olmak için yaş şartlarını sağlamadan önce prim ödeme gün sayınızı tamamlamışsanız, ilgili yaşa geldiğinizde emekli olabilirsiniz.

FacebookMastodonEmailShare
Zerdeçöp ne işe yarar? 2

Zerdeçöp ne işe yarar?

Zerdeçal (curcuma longa), geleneksel tıpta ve mutfakta yaygın olarak kullanılan bir baharattır ve sağlık üzerinde birçok faydalı etkisi olduğu düşünülen bir bileşen olan kurkumin içerir. Zerdeçalın potansiyel faydaları şunlar olabilir:

  1. İltihap Giderici Etki: Zerdeçal, vücuttaki iltihapları azaltmaya yardımcı olabilir. Bu nedenle artrit gibi inflamasyonla ilişkili durumların semptomlarını hafifletmek için kullanılabilir.
  2. Antioksidan Özellikler: Kurkumin, güçlü bir antioksidandır, bu da hücrelere zarar veren serbest radikalleri nötralize ederek yaşlanma sürecini yavaşlatabilir ve bazı hastalıkların riskini azaltabilir.
  3. Sindirim Sistemi Sağlığı: Zerdeçal, sindirimi destekleyebilir ve mide problemlerine, gaz ve şişkinlik gibi rahatsızlıklara iyi gelebilir. Ayrıca mide asidini düzenleyebilir.
  4. Beyin Sağlığı: Bazı araştırmalar, zerdeçalın beyin fonksiyonlarını iyileştirebileceğini ve Alzheimer gibi nörolojik hastalıkların riskini azaltabileceğini öne sürmüştür.
  5. Bağışıklık Sistemi Desteği: Zerdeçal, bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı olabilir ve enfeksiyonlara karşı koruyucu bir rol oynayabilir.
  6. Cilt Sağlığı: Zerdeçal, anti-inflamatuar ve antibakteriyel özelliklere sahip olduğu için cilt hastalıklarının tedavisinde de kullanılabilir. Cilt iltihapları, sivilce ve egzama gibi rahatsızlıkların tedavisinde faydalı olabilir.

Ancak, zerdeçalın faydalarından tam olarak yararlanabilmek için düzenli ve uygun dozda tüketilmesi önemlidir. Özellikle sağlık problemleri olan kişilerin zerdeçal kullanmadan önce bir uzmana danışması tavsiye edilir.

FacebookMastodonEmailShare
Izafiyet ne deme? 3

Izafiyet ne deme?

İzafiyet, genellikle “görecelik” veya “bağlantılılık” anlamında kullanılan bir terimdir. Farklı alanlarda farklı anlamlar taşır, ama en çok fiziksel izafiyet teorisiyle tanınır. Albert Einstein’ın izafiyet teorisi, zaman, mekân, kütle ve hız gibi kavramların birbirine göre değiştiğini öne sürer. Örneğin, bir nesne ışık hızına yaklaştıkça zamanın yavaşladığını ve mesafelerin kısaldığını belirtir. Bu bağlamda, “izafiyet” her şeyin gözlemciye bağlı olduğunu anlatır; yani bir şeyin ölçülmesi, gözlemcinin hareket durumuna ve bakış açısına göre değişebilir.

Başka bir anlamda ise, “izafiyet” genelde bir şeyin başka bir şeyle karşılaştırıldığı bir durumu tanımlar. Örneğin, bir kişi “Bu yemek çok sıcak” dediğinde, bu ifadenin doğruluğu o kişinin sıcaklık algısına göre izafidir.

FacebookMastodonEmailShare
Hemoroid hangi doktor bakar? 4

Hemoroid hangi doktor bakar?

Hemoroid tedavisi için en uygun uzmanlık dalı genel cerrahtır. Hemoroid, anüs ve rektum bölgesindeki damarların şişmesi ve iltihaplanması sonucu oluşur ve genel cerrahlar bu tür hastalıkların tanı ve tedavisinde uzmandırlar. Eğer durum daha karmaşıksa veya cerrahi müdahale gerekliyse, bir genel cerrahın yönlendirmesiyle tedavi süreci devam edebilir. Ayrıca, bazı durumlarda proktolog (rektum ve anüs hastalıkları uzmanı) da hemoroid tedavisi konusunda yardımcı olabilir.

FacebookMastodonEmailShare
6 aylık bebek oyuncakları nelerdir? 5

6 aylık bebek oyuncakları nelerdir?

6 aylık bebekler, daha fazla motor beceri kazanmaya başladıkları ve çevrelerini keşfetmeye hevesli oldukları bir dönemde oldukları için oyuncaklar da bu gelişimi destekleyecek şekilde seçilmelidir. İşte 6 aylık bebekler için uygun bazı oyuncak türleri:

  1. Duyusal Oyuncaklar:
    • Renkli, farklı dokularda (örneğin yumuşak, plastik, kumaş) olan oyuncaklar.
    • Ses çıkaran oyuncaklar (örneğin çıngıraklar veya peluş oyuncaklar içinde sesli mekanizmalar).
    • Yumuşak plastik top veya giydirilebilir bebek oyuncakları.
  2. Çıngıraklar:
    • Elinde tutarak sallayabilecekleri ve ses çıkaran çıngıraklar bebeklerin dikkatini çeker ve kavrama becerilerini geliştirir.
  3. Yumuşak Dişlikler:
    • Bebeklerin diş çıkarma dönemine girmeye başladığı bu dönemde, dişleri rahatlatacak yumuşak dişlikler oldukça faydalıdır.
  4. Hareketli Oyuncaklar:
    • Tepki veren, hareket edebilen oyuncaklar (örneğin, top veya zıp zıp oyuncaklar).
    • Gelişen göz-hand (görme-el) koordinasyonunu destekler.
  5. Yumuşak Kitaplar:
    • Renkli, dokusu farklı kumaş kitaplar, bebeklerin ilgisini çeker. Sayfaları çevirmek, okuma alışkanlığına zemin hazırlar.
  6. Yumuşak Peluş Oyuncaklar:
    • Bebeklerin kavrayıp tutabileceği boyutta, yumuşak peluş oyuncaklar bebeklerin rahatlatıcı ve güvenli arkadaşları olabilir.
  7. Bebek Halıları veya Oyun Matları:
    • Üzerinde renkli desenler ve ses çıkaran detaylar bulunan oyun matları, bebeğin yerde oyun oynaması ve hareket etmeye başlaması için uygundur.

Bu tür oyuncaklar, 6 aylık bebeklerin hem fiziksel hem de duyusal gelişimini destekler.

FacebookMastodonEmailShare
Atatürk'ün Samsun'a çıkışı ile ne başlamıştır? 6

Atatürk’ün Samsun’a çıkışı ile ne başlamıştır?

Atatürk’ün Samsun’a çıkışı, 19 Mayıs 1919’da gerçekleştirilmiştir ve bu olay, Türk Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcı olarak kabul edilir. Atatürk, Samsun’a çıkarak, işgal altındaki Anadolu’yu kurtarmak ve Türk milletinin bağımsızlık mücadelesini başlatmak amacıyla bir dizi önemli adım atmıştır. Bu tarih, aynı zamanda Türk milletinin işgalci güçlere karşı direnişinin simgesi haline gelmiş ve Cumhuriyet’in temellerinin atılmasına giden sürecin başlangıcı olmuştur.

FacebookMastodonEmailShare
Lazerle katarakt ameliyatı nasıl yapılır? 7

Lazerle katarakt ameliyatı nasıl yapılır?

Lazerle katarakt ameliyatı, geleneksel cerrahi yöntemlere kıyasla daha az invaziv ve daha hızlı iyileşme süresi sağlayan bir prosedürdür. İşlemde lazer kullanılarak kataraktın (göz merceğinin bulanıklaşması) temizlenmesi sağlanır. İşte genel olarak lazerle katarakt ameliyatının adımları:

  1. Hazırlık:
    • Ameliyat öncesinde göz, damla veya jel ile uyuşturulur, böylece hasta ağrı hissetmez.
    • Gözdeki odaklanma sorunlarına göre, hastaya göz içi lensi (IOL) takılması için bir plan yapılır.
  2. Lazerle Kesik Yapma:
    • Yük çözünürlükteki bir femtosaniye lazer, korneada çok hassas bir kesi yapmak için kullanılır. Bu kesiler, gözün saydam tabakasına, korneaya zarar vermeden yapılır. Geleneksel yöntemlerde ise cerrah bıçak kullanır.
  3. Kataraktın Parçalanması:
    • Lazer, kataraktı parçalara ayırmak için de kullanılır. Bu sayede, bulanıklaşan göz merceği daha küçük parçalara ayrılır ve çıkarılması kolaylaşır.
    • Bu işlem, daha az enerji gerektirir ve iyileşme süresi daha kısa olur.
  4. Lensin Çıkarılması:
    • Femtosaniye lazer, kataraktın parçalarını ayırarak, bunların emilmesini sağlar. Daha sonra, cerrah bu parçaları özel bir cihazla çıkartır.
  5. Yeni Göz İçi Lensinin Takılması:
    • Katarakt çıkarıldıktan sonra, göz içine yapay bir lens (IOL) yerleştirilir. Bu lens, hastanın görme sorunlarını düzeltmek için tasarlanmıştır.
  6. Son Kontroller ve İyileşme:
    • Ameliyat sonrası hastalar birkaç saat dinlendikten sonra taburcu edilir. Görme genellikle hemen iyileşmeye başlar, ancak tam iyileşme birkaç hafta sürebilir.
    • Gözdeki herhangi bir enfeksiyon veya komplikasyon riski en aza indirilmiştir.

Lazerle katarakt ameliyatı, geleneksel yöntemlere göre daha hızlı iyileşme, daha az ağrı ve komplikasyon riski sunar. Ancak, her hastanın durumu farklıdır, bu nedenle bir göz doktoru tarafından yapılan muayene ve değerlendirme sonucu uygun tedavi kararı verilir.

FacebookMastodonEmailShare
Egale etme ne demek? 8

Egale etme ne demek?

“Egale etme” Türkçeye Fransızca’dan geçmiş bir terimdir ve genellikle “eşitleme” veya “beraber duruma getirme” anlamında kullanılır. Özellikle spor müsabakalarda, bir takımın veya bireyin diğerini yenemediği, ancak puan farkını kapatarak eşit duruma geldiği durumlar için kullanılır. Örneğin, bir futbol maçında skorun 1-1 olması durumu, “egale” olarak ifade edilebilir.

Aynı zamanda, bazen “egale etme” terimi, bir durumu dengelemek ya da eşit hale getirmek için yapılan eylemleri ifade etmek için de kullanılır.

FacebookMastodonEmailShare
Benzeşme nedir diğer adı? 9

Benzeşme nedir diğer adı?

Benzeşme, biyolojik bir terim olarak “konvergent evrim” (ya da “benzer evrim”) olarak da bilinir. Bu kavram, farklı türlerin benzer çevresel koşullar veya benzer işlevsel gereksinimler nedeniyle, evrimsel süreçlerde benzer özellikler geliştirmesini ifade eder. Yani, farklı kökenlere sahip organizmaların, benzer çevresel koşullara uyum sağlamak için benzer özellikler göstermesidir.

Örneğin, yarasa ile kuşun kanatları benzer bir işlevi yerine getiriyor olsa da, bu iki hayvanın ataları çok farklıdır. Benzeşme, bu tür durumlardaki evrimsel benzerliği tanımlar.

FacebookMastodonEmailShare
Vücudumuzu düzenleyici besinler nelerdir? 10

Vücudumuzu düzenleyici besinler nelerdir?

Vücudumuzu düzenleyici besinler, genel sağlığı destekleyerek, metabolizma, sindirim, bağışıklık sistemi gibi fonksiyonları iyileştiren ve dengeleyen gıdalardır. Bu tür besinler şunları içerebilir:

  1. Lifli gıdalar:
    • Tam tahıllar (yulaf, kahverengi pirinç, kinoa)
    • Sebzeler (brokoli, ıspanak, lahana)
    • Meyveler (elma, armut, böğürtlen)
    • Kurubaklagiller (mercimek, nohut, fasulye)

    Lif sindirimi düzenler, bağırsak sağlığını iyileştirir ve kan şekerini dengelemeye yardımcı olur.

  2. Probiyotikler:
    • Yoğurt, kefir
    • Fermente sebzeler (lahana turşusu, kimchi)
    • Miso ve tempeh

    Probiyotikler, bağırsak florasını iyileştirir ve sindirim sistemini düzenler.

  3. Vitamin ve mineral açısından zengin gıdalar:
    • Yeşil yapraklı sebzeler (ıspanak, kara lahana, pazı)
    • C vitamini kaynakları (portakal, kivi, çilek)
    • A vitamini kaynakları (havuç, tatlı patates)
    • Magnezyum ve potasyum içeren gıdalar (muz, avokado, fındık)

    Bu gıdalar bağışıklık sistemini güçlendirir, enerji seviyelerini düzenler ve hücre yenilenmesini destekler.

  4. Sağlıklı yağlar:
    • Zeytinyağı, avokado, fındık ve tohumlar (chia tohumu, keten tohumu)
    • Omega-3 yağ asitleri içeren balık (somon, sardalya)

    Sağlıklı yağlar, hormon dengesini destekler, iltihaplanmayı azaltır ve kalp sağlığını iyileştirir.

  5. Su:
    • Yeterli su tüketimi vücudun su dengesini sağlar, sindirim ve besin emilimini düzenler, toksinlerin atılmasına yardımcı olur.
  6. Antioksidanlar:
    • Yaban mersini, nar, zencefil, yeşil çay
    • Kırmızı biber, domates (lycopen içeriği)

    Antioksidanlar, serbest radikalleri nötralize ederek hücreleri korur, yaşlanmayı yavaşlatır ve bağışıklığı güçlendirir.

Bu tür besinleri dengeli bir şekilde tüketmek, vücudun düzenini ve sağlığını korumak için önemlidir.

FacebookMastodonEmailShare