HATIRA NEDİR? Hatıra Nedir? Kelime Kökeni: Arapça, İsimdir Geçmiş zamandan kalan bulgu, Yadigar, Andaç, Eş anlamlısı Anı Cümle İçinde Kullanımı:’ Onunla olan hatıralarımı asla unutamazdım’.
TABUT NEDİR? Tabut Nedir? Kelime Kökeni: Arapça, İsimdir Vefat eden insanların içine konulduğu ağaçtan sandık, Cümle İçinde Kullanımı:’ Tabutu taşımak insanları bir hayli zorlamıştı’.
HAYAL KIRIKLIĞI NEDİR? Hayal Kırıklığı Nedir? Kelime Kökeni: İsimdir Çok istediğimiz bir olgunun gerçekleşmediği için duyulan mutsuzluk, üzüntü Cümle İçinde Kullanımı:’ Bende bu kadar hayal kırıklığına uğrayacağımı düşünmüyordum’.
İHANET NEDİR? İhanet Nedir? Kelime Kökeni: Arapça, İsimdir Vefasızlık, Aldatma, Sadakatsizlik, Güveni yok etmek, Eş anlamlısı Hainlik Cümle İçinde Kullanımı:’ Ben ona her konuda yardım ederken onun bana ihanet etmesi beni derinden etkilemişti’.
KUŞKU NEDİR? Kuşku Nedir? Kelime Kökeni: İsimdir Bir olguyla ilgili işkillenmek, Evham, Şüphe, Vesvese, Eş anlamlısı Kuruntu Cümle İçinde Kullanımı:’ Ona karşı içimde ki kuşku bir türlü dinmiyordu’.
TİMSAL NEDİR? Timsal Nedir? Kelime Kökeni: Arapça, İsim, Eskimiştir Rumuz, Numune, Misal, Sembol, Eş anlamlısı Simge Cümle İçinde Kullanımı:’ O heykel ülkenin timsali haline gelmiştir’.
YEGANE NEDİR? Yegane Nedir? Kelime Kökeni: Farsça, Sıfattır Yalnızca, Sadece, Tek, Eş anlamlısı Biricik Cümle İçinde Kullanımı:’ Yegane kardeşimle birlikte zaman geçirdik’.
TESADÜF NEDİR? Tesadüf Nedir? Kelime Kökeni: Arapça, İsimdir Rast gelmek, Ansızın karşı karşıya gelmek, Eş anlamlısı Rastlantı Yalnızca ihtimallere bağlı olduğu düşünülen olayların bağıl nedeni. Cümle İçinde Kullanımı:’ Yolda yürürken tesadüf ilkokul arkadaşımla karşılaşmıştık’.
LALETTAYİN NEDİR? Lalettayin Nedir? Kelime Kökeni: Arapça, Sıfattır Gelişigüzel, Olağan, Alelade, Rastgele, Eş anlamlısı Sıradan Cümle İçinde Kullanımı:’ Lalettayin iş yapanlardan hiç hoşlanmıyordum’.
GIYBET NEDİR? Gıybet Nedir? Kelime Kökeni: Arapça, İsim, Eskimiştir Dedikodu, Çekiştirmek, Yerme, Eş anlamlısı Kötüleme Cümle İçinde Kullanımı:’ Sokaktaki kadınlar gıybet ediyorlardı’.