Kelime Kökeni: Ad
– Ela, ela göz, kül rengine çalan mavi
– Alaca, karışık renk,
– Sıkıntı, dert
âlâ: Güzellikler, iyilikler
alâ: Şan, şeref, namus, yüce, mertebe, yükseklik üst, üzere, fevk
a’lâ: En yüksek, en üst, en iyi, pek iyi, saygın, itibarlı kimse
Cümle içinde kullanımı: “Yeri göğü titreten alâ hükümdarımız yarın itibariyle er meydanında düşmanlarımızın soluğunu hançeriyle kesecek.”