Söyle Onlara, Hayallerim İmkansızmış!
İtiraf ettiğim için üzgün olmalıyım, ama utanma sınırımı son kertede çoktan geçtim. Aklımı yitirmek üzereydim, bu acının soyut hali beni başkalaştırdı. Kalbimi hırpaladığımı ve yorduğumu biliyordum. Aldırış edecek güvene sahip değildim, akışına bıraktığımda dönemeçleri kaçırdım.
Şimdi fark ediyorum; hayallerime hep bir adım mesafeden bakmakla yetindim. İstemedim, zorla yaptırım gibi bir saçmalıktı bütün bunlar.
Kendimi tanıyamıyorum!
Aynadaki suretin yansıması beni değil düş kırıklarımı simgeliyor. Kaçtığım şeyler arkamda koşuyor, ayaklarıma söz dinletemiyorum.
Söyle onlara, hayallerim imkansızmış! Onlar değil ben yanılıyorum. Artık ben dahil kimseyi aldatamam. Sevmiyorum kendimi, tasasız göründüğüme inanmayın.
Gırtlaktan çıkan sesim kadar çatallı bir mizacım var ve beni artık tutmayın. Kanatlarımı yoldum bu gece bu şehrin tepesinde uçarken yere çakılmak istiyorum.
Kurtarma girişimi boşuna, damarlarımda özgürlüğün o şeytani kıvılcımı yeniden çaktı. Bir gün, sadece bir gün başkası değil kendime ait olan parçayı istiyorum.
Söyle onlara, hayallerim imkansızmış!
Dikkatli değildim, asla arkamı kollamadım. Her duyduğuma itimat ettim, kadınları ve çocukları sevdim. Yaşlılara elimi uzatmaktan çekinmedim. Karanlıklara göreydim, bunu da sevdim.
– Semra Şenol